29 Nisan 2008 Salı

dünden devam

...ertesi hafta tekrar geldiklerinde 5 yavrulu aile onları bekliyordu kutunun içinde..miniciktiler..ne kadar korunmaya muhtaçtılar ama annecik acemiliğine rağmen elinden geleni yapıyordu.. hatta fazla ilgiyi görünce alıp götürmeye çalışmıştı.. Aradan haftalar geçti annenin ve diger 3'nün akibeti meçhul.. evin oğlunun Osman diye isimlendirdiği (ismi gibi Osmanlı erkeği)Küçük beyle; onun kadar gelişmemiş kardeşi çıkageliyorlardı bu kez Nasıl bir kardeş sevgisi ve dayanışması görmeye değerdi..Hepsi çok sevmişlerdi bu öksüzleri ama herseferinde gene bırakmak zorundaydılar .. Osman büyüdükçe alışmaya başladı istediği gibi girip çıkıyordu eve.. yaz da gelmişti daha fazla kalınıyordu orda.. evin annesinin akşama oraya apartman komşuları misafirlige gelecekti ..baba sabah bırakmış biraz tedirgin olan anneye bak Osman sana can yoldaşı olacak demiş ve işine gitmişti..o kadar işi vardı ki annenin KÜÇÜK BEYİ DOYURMUŞTU İLK İŞ OLARAK zaten bacaklarına kendini atıatıverirdi açım ben demek için .. nerdeyse 4_5 saat sonra aklına geldi Allah Allah bu kedi milleti de pek bir nankör karnını doyurduk kaçtı bir de yoldaş olacak bana peh dedi Bir iş için yukarı kata çıktığında ne görsün bizim osmanlı paşası yatağında keyif yapıyor..O ana kadar olan sevgisi birden kaç katına çıktı onda saklı...sanki gecealemleri gezmiş yorgunluk çıkarıyor evin yakışıklı delikanlısı.. ne var yani bu yatakta yatmaya hakkımız yok mu der gibi bakıyordu..Günler haftaları kovaladı..yaz geldi geçiyordu şu anda gecenin ilerleyip sabaha dönmesi gibi (acemi öykü;blog yazarı saat ayarını yapamadığı için farklı gözüksede..)yine yarına devamı..

28 Nisan 2008 Pazartesi

Tüsi'den öncekiler.....

...şehrin dışındabahçeli küçük bir evi olan aile her zamanki gibi haftasonu tatili için oradaydı. .Çevresi çok kalabalık değildi şimdiki gibi oraların;nedense kimsesiz kedileri boldu..Yakılan mangal mı yoksa ordakilerin herbirinin kediseverliği mi çekiyordu onları..Gelirler; sabırla bekler yer ve giderlerdi.İçlerinden bir tanesi daha çekingen kibar bir hanımefendiydi.son haftaki gelişlerinde anne adayı olduğu anlaşıldı . Yine bir haftasonu hiç eve girmeyen kedi hanım onlar dönecekken yalvarırcasına beni alın der gibi içeriye girmeye çalışıyordu.Belli ki yavrularını güvenle dünyaya getirebileceği bir sığınak arıyordu..Ama işte evin sahiplerigitmek zorundaydılar..Evin annesi en korunaklı yerde ona içi kumaş parçalarıyla dolu kutu hazırladı ve onu kaderiyle başbaşa bıraktı..(Bu olayı hikayeleştirerek yazan kişinin şimdi bırakması gerektiği gibi:arkası yarın)

24 Nisan 2008 Perşembe

Yeniden Merhaba..

Yukarıdaki tarihten yıllar öncesi hayatımın dönüm noktasına (bana kalsın şimdilik)tanıklık etmişti..Sanıyorum ve umuyorum ki yine bir duraktayım..Yıllardır içimde biriktirdiklerimi bu satırlarda dile getirmek ne derece doğru; bana ne kazandırır zaman gösterecek...Ben masumca yazayım gerisini bilemem..Ortaokulda iken girdiğim kompozisyon yarışmasını kazanmıştım ;konusunu bile hatırlamıyorum ama hediye verilen Büyük Türkçe Sözlük en değerlilerim arasında..Buraya da yazmak bana mutluluk verecek...başka bir beklentim yok..İnşallah hep iyilik ve güzelliklerin paylaşımı ağır basar devam derim o zaman..Sağ üst köşedeki de ben de şahit olmak istiyorum der gibi bakıyor;yeni yazıların herbirinde benden söz etmezsen bozuşuruz gibi de aynı anda..Tamam canım sen bu satırların öznesisin ..Daha ne istiyorsun Tüsi'ciğimmm.....

neden burdayız...

Yaklaşık 2 yıl önce hayatıma giren adeta T.ö.ve T.S den sonra diyebileceğim dönemlere imzasını atacak bu 4 ayaklı kara suratlı kızımı anlatmak ..olanca hızıyla akıp geçen zamana şahitlik etmesi için açıldı bu blog...yoksa Tüsinin Günlüğü mü daha hoş olacaktı zaten yeterince gururlu olan kızımızı şımartmıyayım da arada başka enstanteneler(bu da ne demekse inş... yanlış yazmamışımdır)sıkıştırıvereyim...Alt seviyedeki bilgisayar bilgimle ne kadar başarılı olurum onu zaman gösterecek..Cümle blog alemine (tabiki severek takip ettiklerime)sevgilerim ve selamlarımla.. ilk yazı için bu kadar gevezelik yeter de artar bile değil mi?